Sistemimize yeni koinler eklemenin düzenli ve öngörülebilir bir yolunu bulduğumuza ve bu koinlerin hareketlerini geri çevrilemez şekilde yazdığımız bir liste icat ettiğimize göre, hareket halindeki bu koinlerin nereye gittiği sorunu da çözmeliyiz. Kullanıcılar koinlerini nerede saklayacaklar? Bu koinler oraya nasıl varacak? Kullanıcılar koinlerini istedikleri zaman baskalarına nasıl gönderecekler?
Bizim cüzdanları icat etmemiz gerek.
Bunlara cüzdan dememizin nedeni çoğunlukla onları yanımızda taşıyabilmemizdir. Bunun yanında, onları kasa, para kesesi, veya fiziksel para dünyasında bulunan bir başka benzetim ile de anabilirdik.
Bizim paramız sanal olduğu için, onu gerçekten içine koyabileceğimiz bir “kap” bulunmamakta. Bu sorunu çözmek için, benzetimimizi değiştirmeliyiz.
Bir kripto cüzdanı aslında bir cüzdan değildir. Onları bu isimle anmak kolay, çünkü ilk bakışta onlar paramızı içine koyduğumuz şeyler gibi. Ancak kripto cüzdanları daha çok bir anahtarlık gibi çalışırlar. Bunun sebebi: gerçekte monerolar bir yere hareket etmezler, bunlar varlık olarak ünlü blokzincirimizde yazılıdırlar. Anahtarlarını kullanarak, kendi monerolarının sahibi olduğunu kanıtlayabilirsin, ve ardından onlarla istediğini yapabilirsin.
O halde Monero oyununu oynayan oyuncuların koinlerini içine koydukları bir kap yerine, bizim sahip olduğumuz şey, oyunumuzu oynayan bütün oyuncuların büyük bir listesi, ve oyunculara verdiğimiz tek şey de koinlerinin sahipliklerini kanıtlayabilecekleri anahtarlar olacak.
Bu durum oyuncular arasında çalıştırdığımız devasa bir bankaya benziyor. Ve herkese sınırsız miktarda, sadece kendi uygun anahtarlarının açabildiği, banka kasaları veriyoruz.