Kullanıcılar para göndermek için cüzdanlarını kullandıklarında, yaptıkları şey temelde anahtarlarını kullanarak bir mesaj imzalamak, ve onu bir düğüme göndermek. Böylelikle düğüm bu işlemi madencilere duyuracak, ve yeni bir blok bulan madenci bizim işlemimizi listeye yazacak.
Bunlar kulağa çok iyi gelse de, ortada bir sorun var. Düğümler parasal işlemlerin kurala uygun olduğunu sağlamak için üç şeye bakmak zorundalar: kim gönderiyor, ne kadar gönderiyor, ve kim alıyor.
Alıcının gizliliğini korumak için tek kullanımlık adresler kullanacağımızı biliyoruz. Acaba aynı yöntemi göndericinin gizliliğini de korumak için kullanabilir miyiz? Hayır. Hayalet adresler, sonradan gelen her kimsenin içine bir şeyler koyabilecekleri bir kutu gibidir. Göndericinin gizliliğini korumak için, tasarımımızda yapabileceğimiz şey, bir kişinin bir şey gönderdiği sürece bunu kimin gönderdiğini kaydetmemek olabilir. Yani, göndericinin adresini kaydetmek zorunda değiliz. Fakat, sanal banknotlarımızdan hangisinin harcandığının takibini tutmaliyız. Zorluk şurada: göndericinin gizliliğini koruyabilmek için bizim hangi banknotun harcandığını kesin olarak ayırt etmemize izin vermeyen bir sisteme ihtiyacımız var.
Bu oldukça karmaşık ve zor bir sorun. Buna Monero’da bulduğumuz çözüm (en azından şu anda kullandığımız çözüm) işlem kaydına harcadığın banknotun yanında, harcamadığın başka, rastgele banknotları da yazmak. Bu tamamen kurşun geçirmeyen bir gizlilik kalkanı olmasa da, Monero gönderen kişiye gerçekçi yadsıma (ing.: plausible deniability) şansı veriyor.
Bunun için çember imza yöntemini kullanabiliriz.