İncelememizde biraz daha ilerleyelim. Elimizde açık adres üretebilen bir gizli anahtar var. Diğer kişilere bu adresi veriyoruz, ve bu kişiler bizim adresimizi alıp para yolluyorlar. Bunu nasıl yapıyorlar? Herkesin paylaştığı liste olan blokzincir içerisinde yazılmak üzere, bize para gönderdiklerini söyleyen bir işlem hazırlıyorlar, bunu yaparken biraz miktar bir para üstünü bu işlemi blokzincir içerisine kaydedecek olan madencilere ücret olarak bırakıyorlar. Madenciler bu işlemi blokzincire kaydettiklerinde bu kayıt silinemez hale geliyor.
Fakat, bu listedeki varlık kayıtlarının yalan yanlıştan uzak olmasını istiyorsak, hepimizin parasal varlığının kayıtlı olduğu bu listenin herkes tarafından açık erişimli ve okunabilir olmasını gerekiyor. Ve eğer bu liste açık erişimli ve okunabilir ise, diğer herkes birisinin, belirli bir miktar parayı, başkasına (şimdiki örneğimizde bizim adresimize) verdiğini görecek. Bu yeterince kötü sonuçlara sahip, fakat buna ek olarak, eğer bu aynı adresi birden fazla kişiye verdiysek ne olacak? Veya herkesin açıkça görebildiği bir platformda bize bağış yapabilmeleri için yayınladığımızda?
Anında oldukça büyük sorunlarla karşılaşıyoruz. Kurduğumuz düzen birisine bir e-posta adresi vermek gibi çalışıyor, fakat e-postadan farklı olarak, diğer göndericilerin o adrese gönderilen diğer e-postaları da okuyabildikleri bir sisteme dönüyor. Houston, bir sorunumuz var.
İster inan, ister inanma, diğer çoğu kriptopara bu şekilde çalışmakta. Monero dışındaki diğer kriptoparalarda yaşanan bu kâbus durumunu sadece biraz berbat duruma dönüştüren şey, aynı gizli anahtar ile çok fazla sayıda açık adres üretebiliyor olman. Fakat, paranın el değiştirme durumlarının hepsi blokzincirde izlenebildiği için, adresten adrese akan para, noktaları birleştirebilen gözetleyiciler için, senin bütün varlığını ortaya seriyor. Hiç de iyi değil. Bu durumdan kaçınmak için kendi paranı kendi adreslerinin arasında asla göndermemeyi deneyebilirsin. Fakat bu, etkileşime girdiğin her kişi ve işletme için, harcama yapmak üzere yeni ve ayrı bir kredi kartı hesabı açmaya, ve bir kerelik harcama yaptıktan sonra o hesaba dokunmamaya benzıyor. Bunun hiç de pratik olmadığını belirtmeme gerek yok sanırım.
Bu sorunu çözmek için bizim hayalet adreslere (ing.: stealth addresses) ihtiyacımız var.